Yemek ve içmek, yenilip içilmesi mutat olan her şeyi kapsamı içine alır.
Sigara, nargile gibi keyif veren tütün kökenli dumanlı maddeler ile uyuşturucular ve tiryakilik gereği alınan tüm maddeler oruç yasakları kapsamına girer (İbn Abidin, Reddü’l-Muhtar, Beyrut 2000, II, 394). Her ne sebeple olursa olsun, ağızdan alınan ilaçlar da aynı hükme tabidir.
Göz damlası orucu bozar mı?
Uzman göz doktorlarından alınan bilgilere göre, göze damlatılan ilaç miktar olarak çok az (1 mililitrenin 1/20’si olan 50 mikrolitre) olup bunun bir kısmı gözün kırpılmasıyla dışarıya atılmakta, bir kısmı gözde, göz ile burun boşluğunu birleştiren kanallarda ve mukozasında mesamat yolu ile emilerek vücuda alınmaktadır. Damlanın yok denilebilecek kadar çok az bir kısmının, sindirim kanalına ulaşma ihtimali bulunmaktadır. Bu bilgiler, değerlendirildiğinde, göz damlası orucu bozmaz.
Yıkanmak orucu bozar mı?
Ağız ve burnundan su girip sindirim cihazına ulaşmadıkça oruçlu kimsenin yıkanması orucuna zarar vermez. Nitekim Hz. Aişe ve Ümmü Seleme validemiz Hz. Peygamber (s.a.s.)’in Ramazan’da imsaktan sonra yıkandıklarını haber vermişlerdir. Bu itibarla, ağız ve burnundan su kaçırmamak şartıyla oruçlu kişi yıkanabileceği gibi, havuz veya denize de girebilir. Ancak yüzme esnasında su yutmaktan kaçınmak zor olduğu için ihtiyatlı davranmak uygun olur.
Nikotin bandı orucu bozar mı?
Kural olarak orucu bozan şeyler, vücuda normal yollarla giren maddeler ve cinsel ilişkidir. Vücuda sürülen yağ, merhem ve benzeri şeyler deri üzerindeki gözenekler ve deri altındaki kılcal damarlar yoluyla emilerek kana karışmaktadır. Ancak cildin bu emişi, çok az ve yavaş olmaktadır. Diğer taraftan bu işlem yeme, içme ve beslenme anlamına da gelmemektedir. Bu itibarla, deri üzerine sürülen merhem, yapıştırılan ilaçlı bantlar orucu bozmaz. Bu açıdan sigarayı bırakmak isteyenlerin kullandığı nikotin bantları da orucu bozmaz.
Oruçlu kimse diş tedavisi yaptırabilir mi?
Orucun bozulması için yeme, içme ve cinsel ilişki ya da bu anlamları ifade eden bir fiilin işlenmesi gerekir. Bu sebeple sırf dış tedavisi sebebi ile oruç bozulmaz. Tedavinin ağrısız gerçekleşmesi için yapılan enjeksiyonlar da beslenme amacı taşımadığı için orucu bozmazlar. Ancak tedavi sırasında yapılan başka işlemler sebebi ile -mesela ağız su ile çalkalanırken- boğaza su, kan veya tedavide kullanılan maddelerden biri kaçarsa oruç bozulur ve kaza edilmesi gerekir.
Dış fırçalamak orucu bozar mı?
Boğaza su kaçırmadan ağzı su ile çalkalamak orucu bozmadığı gibi diş fırçalamakla da oruç bozulmaz. Bununla birlikte, diş macununun, misvak parçalarının veya suyun boğaza kaçması halinde oruç bozulur. Orucun bozulma ihtimali dikkate alınarak, dişlerin imsakten önce ve iftardan sonra fırçalanması uygun olur.
Aşı olmak ve iğne yaptırmak orucu bozar mı?
Oruç; yemek, içmek, cinsel ilişki ve bunların kapsamına giren şeylerle bozulur. Bu sebeple, besin değeri taşımayan aşılar orucu bozmaz.
Dinimiz, tedavi sürecinde olan hastaların oruç tutmamalarına ruhsat vermektedir. Bu nedenle, tedavisi devam eden hastalar, sağlıklarına kavuşup, tedavileri sona erinceye kadar oruçlarını erteleyebilirler. Bununla birlikte, Ramazan ayında herkesle birlikte oruca devam etmeyi arzu ediyor ve oruç tutmalarına da başka bir engel yoksa iğnelerini iftardan sonra yaptırmaları yerinde olur. Bu imkâna sahip olmayanlar, tedavi ve aşı amaçlı iğne yaptırabilirler. Ancak, oruçlu iken gıda ve vitamin iğneleri yaptırmak, damardan serum ve kan verilenlerin orucu bozulur. Daha sonra bu oruç kaza edilir.
Oruçlu bir kimsenin morfinli veya morfinsiz olarak dişlerini tedavi ettirmesi veya çektirmesi orucu bozmaz. Ancak tedavi esnasında, kan veya tedavide kullanılan maddelerden herhangi bir şeyin yutulması ise, orucu bozar.
Gebelikte oruç tutulabilir mi?
Ramazan orucunu tutmamak için geçerli mazeretlerden biri de gebelik veya çocuk emzirmektir. Gebe veya emzikli olan kadınlar, kendilerine yahut çocuklarına bir zarar gelmesinden korkmaları halinde oruç tutmayabilirler Bunlar bir yönüyle hasta hükmünde oldukları gibi, onlara bu ruhsatı tanıyan hadisler de bulunmaktadır. Kendisi dayanabilecek ve çocuk da etkilenmeyecek ise hamile ve çocuk emziren anne oruç tutabilir. Bu konuda alanında uzman bir hekime danışılması uygun olur. Hamilelik ve çocuk emzirme gibi meşru sebeplerle oruç tutamayan bayanlar, tutamadıkları bu oruçlarını şartların elverişli olduğu başka zamanlarda kaza ederler.
Burun damlası orucu bozar mı?
Tedavî amacıyla burna damlatılan ilacın bir damlası, yaklaşık 0,06 cm3 tür. Bunun bir kısmı da burun çeperleri tarafından emilmekte, çok az bir kısmı mideye ulaşmaktadır. Bu da, mazmaza (guslederken ağzı su ile çalkalamada) olduğu gibi affedilen miktar kapsamında değerlendirilebilir.
Anestezi orucu bozar mı?
Lokal, bölgesel ve genel anestezi olmak üzere, üç türlü anestezi vardır. Küçük ameliyatlarda ameliyat bölgesinin yakın çevresine iletimi engelleyen ilaçların verilmesi ile oluşan anesteziye lokal anestezi (sınırlı uyuşturma) denir. Vücudun daha geniş bölgeleri, örneğin belden aşağısı veya bir yarısı iletimin omurilik düzeyinde engellenmesi için omuriliğe veya omuriliğe varmadan geniş bir sinir grubunun oluşturduğu bağlantı yerleri üzerine ilaç verilerek oluşturulan anesteziye bölgesel anestezi denir. Hastanın uyutulup ağrının duyulması beyin düzeyinde engellenirse bu tür anesteziye genel anestezi denir.
Anestezi, nefes yolu veya iğne ile vücuda ilaç verilerek oluşturulmaktadır. Nefes yolu veya iğne ile yapılan anestezi, mideye ulaşmadığı gibi, yeme-içme anlamı da taşımamaktadır. Ancak bölgesel ve genel anestezide, acil durumlarda ilaç ve sıvı vermek amacıyla damar yolu açılarak, bu açıklık işlem süresince serum vermek suretiyle sağlanmaktadır. Bu itibarla, lokal anestezi (sınırlı uyuşturma) orucun sıhhatine engel değildir. Bölgesel ve genel anestezide serum verildiği için oruç bozulur.
Akupunktur tedavisi orucu bozar mı?
Oruç, imsak vaktinden iftar vaktine kadar ibadet niyetiyle yeme, içme ve cinsel ilişkiden uzak durmak suretiyle yapılan bir ibadettir (Bakara,
2/187). Akupunktur ise; vücutta belirli noktalara iğne batırarak, çeşitli hastalıkları tedavi etme metodudur. Orucu bozan şeyler kapsamında olmadığı yani vücudu beslemesi ve gıdalandırması söz konusu olmadığından akupunktur yaptırmak orucu bozmaz.
Anjiyo yaptırmak orucu bozar mı?
Halk arasında anjiyo olarak bilinen operasyon, teşhise yönelik (anjiyografi) ve tedaviye yönelik olarak uygulanmaktadır. Anjiyografi vücut damarlarının görüntülenmesi demektir. Damar içine damarların görünür hale gelmesini sağlayan ve kontrast madde olarak tanımlanan ilaç verilerek, anjiyogram adı verilen filmler elde edilir. Anjiyografi sayesinde organları besleyen damarlar görüntülenerek damar hastalıkları veya bu damarlardan beslenen organlara ait tanı koydurucu bilgiler edinilir. Tedaviye yönelik olarak uygulanan anjiyonun klasik yöntemi anjiyoplastidir. Bu ise, dar veya tam tıkalı damarların balon ya da stent denilen özel araçlarla tekrar açılması için yapılır.
Bu bilgiler ışığında gerek anjiyografi, gerekse anjiyoplasti operasyonlarında yemek ve içmek anlamı bulunmadığından, oruç bozulmaz.
Böbrek taşı kırdırmak orucu bozar mı?
Oruçlu olan bir kimsenin, vücuduna şifa veya gıda verici bir madde enjekte edilmeden böbrek taşı kırdırması ile orucu bozulmaz. Bu operasyon esnasında böbreklere kan akması da orucu bozmaz.
SAĞLIK PROBLEMLERİ VE ORUÇ
Sağlık problemleri çerçevesinde, astım hastalarının kullandıkları spreyler, göz ve burun damlaları, kalp hastalarının dil altı hapları ve fitil kullanmak orucu bozmuyor.
Endoskopi veya kolonoskopi yaptırmak, makat veya ferçten ultrason çektirmek ise orucu bozan haller arasında. Ancak söz konusu işlemlerde sindirim sistemine su, yağ ve benzeri gıda özelliği taşıyan bir madde girmemesi durumunda, endoskopi, kolonoskopi yaptırmak, makat veya ferçten ultrason çektirmek de orucu bozmayan tedaviler arasında sıralanıyor.
İdrar kanallarına giren cihazlar veya akıtılan ilaçlarla lokal anestezi orucu bozmazken, bölgesel ve genel anestezide serum verildiği için oruç bozuluyor.
Kulak zarının delik olması durumunda, kulak yıkattırılırken suyun mideye ulaşması halinde oruç bozuluyor, ancak kulağa damlatılan ilaç veya kulağın yıkattırılması orucu bozmuyor.
Lavman yaptırmak konusunda kalın bağırsaklarda su, glikoz ve bazı tuzlar emildiği için, gıda içeren sıvının bağırsaklara verilmesi veya orucu bozacak kadar su emilecek şekilde verilen suyun bağırsakta kalması durumunda oruç bozuluyor. Ancak, suyun bağırsaklara verilmesinden sonra bekletilmeyip bağırsakların hemen temizlenmesi durumunda, oruç bozulmuyor.
Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmayan tedaviler arasında sayılıyor. Ancak gıda veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozuyor. Hastaya serum veya kan verilmesinde de, aynı hüküm geçerli oluyor.
Hastaya herhangi bir sıvı maddesi verilmeden gerçekleştirilen hemodiyalizde oruç bozulmuyor, diğer diyaliz çeşitlerinde ise vücuda gıda içerikli sıvı verildiği için oruç bozuluyor.
Anjiyografi ve anjiyoplasti operasyonlarında, biyopside, kan aldırmada, akupunktur tedavilerinde, merhem ve yapıştırılan ilaçlı bant kullanımında oruç bozulmuyor.
Oruçlu bir kimsenin morfinli veya morfinsiz olarak dişlerini tedavi ettirmesi veya çektirmesi de orucu bozmayan hallerden biri. Ancak tedavi esnasında, kan veya tedavide kullanılan maddelerden herhangi birinin yutulması orucu bozuyor. Susuz da olsa ilaç kullanmak da orucu bozan durumlar arasında yer alıyor.
Din İşleri Yüksek Kuruluna göre, kadınlar regl hallerinde oruç tutmaz. Oruçlu iken regl olan kadının orucu bozulmuş olduğundan yeyip içebilir.
Bu kısma kadar olan bilgiler DİYANET İŞLERİ’nin sitesinden alınmıştır…
Orucu Bozan Haller / Durumlar / Şeyler
(Bu hallerde hem kaza hem de kefaret gerekir)
1. Cinsî münasebette bulunmak.
2. Yemek, içmek veya ilâç yutmak.
3. Ağzına ihtiyarsız giren yağmur, dolu ve kar suyunu isteyerek yutmak.
4. Tütün içmek, tütün veya benzeri bir tütsü maddesini yakıp dumanını içine çekmek.
5. Sigara içmek
6. Enfiye çekmek
7. Susam tanesi kadar bir şeyi ağzına alıp yutmak veya çiğneyerek yemek.
8. Zevcesinin veya sevdiği bir kimsenin tükrüğünü, ağız suyunu yutmak. Bu saydığımız şeylerde, bedenin tedâvisi veya tegaddîsi (gıdalanması ve beslenmesi) veyahut telezzüzü (zevk ve lezzet alması) vardır. Bu sebeble kazâ ile beraber keffâreti de gerektirir.
NOT: Yukarıda sağdığımız hususlardan herhangi birini mecbur kalmadan, zorlanmadan, unutma durumu olmadan isteyerek işleyen bir kimse için hem kazâ, hem de keffaret lâzım gelir.
Orucu Bozup Yalnız Kazâyı Gerektiren Haller
1. Taş, toprak, çakıl taşı, demir, bakır, altın gümüş gibi madenleri yutmak.
2. Boğaza huni ile bir şey akıtmak.
3. Boğaza kaçan yağmur, kar veya doluyu istemeyerek yutmak.
4. Abdest alırken boğazına veya burna su çekerken genzine hatâ ile suyun kaçması.
5. Başkasının zorlaması sebebiyle oruç bozmak.
6. Uyurken boğazına birisi tarafından su dökülmek.
7. Unutarak yiyip içtikten sonra, orucum bozuldu zannıyla bilerek yiyip içmek.
9. Sahur vakti geçtiği halde, geçmedi zannıyla sahur yemek.
9. Güneş battı, iftar oldu zannıyla oruç bozmak.
10. Kan yutmak
Oruçluya mekruh olan hususlar
(Mekruh; yapılması dinen doğru bulunmayan, terk edilmesi istenen, yapılmaması yapılmasından daha uygun olan davranışlardır)
1) Bir şeyi dilinin ucuyla gereksiz yere tatmak
2) Lüzumsuz yere bir şey çiğnemek
3) Sakız çiğnemek
4) Kendisinden emin olmayan bir kişinin hanımını öpmesi
5) Tükürüğü ağızda bırıktırıp yutmak
6) Kan aldırmak
7) Kendini zayif düşüreceğini tahmin ettiği yorucu bir işte çalışmak
8) Ağzına su alıp çalkalamak