Kut’ül Ammare, Dicle Nehri kıyısında Şattülarap kanalı ile birleşen Basra Körfezi’nin 350 km kuzeyinde, Bağdat’ın 170 km güneyinde bulunan bir kasaba. 1915 yılında yapılan nüfus sayımına göre burada 6500 kişi bulunuyordu.
İNGİLİZLER BAĞDAT’I İSTİYORDU
Büyük kuvvetlerle Çanakkale’ye saldıran İngilizler, aynı tarihlerde de diğer Osmanlı topraklarında adım adım ilerliyorlardı. Çanakkale yenilgisinden sonra ağırlıklı olarak Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Irak Cephelerine kuvvet kaydıran İngilizler, bölgenin kalbi Bağdat’ı ele geçirmek istiyorlardı.
General Tawshend komutasındaki birlikleri 24 Temmuz 1915 günü Bağdat’a doğru hücuma geçti. Bu ilerleyiş karşısında Irak Umum Kumandanı Nurettin Bey komutasındaki birlikler 28 Eylül 1915 tarihinde İngilizler karşısında Kut’ül Amare‘den çekildi ve İngilizler burayı işgal etti.
İNGİLİZLER, MÜSLÜMAN BİRLİKLERİ DURDURAMADI
22 Ekim günü ise İngiliz birlikleri Bağdat üzerine iki koldan yürümeye başladılar. Bu birlikler Selman Pakt’ta Nurettin Bey komutasındaki birlikler tarafından 22 Kasım günü durduruldu. İngilizler tekrar Kut’ül Amare’ye geri çekilmek zorunda kaldılar. 23 Kasım günü de Osmanlı birlikleri hücuma kalktı. Birçok yerde çok çetin çatışmalar oldu. Zaman zaman Müslüman birlikleri geri çekilse de Müslüman Osmanlı askerinin genel saldırısını İngiliz kuvvetleri durdurmadı.
5 Aralık günü Osmanlı birlikleri, Kut’ül Amare önlerine geldiler. Aralık ayı boyunca Kut’ül Amare’de sıkışan İngiliz birlikleriyle çok çetin çatışmalar oldu ve İngilizler kuşatıldı.
Osmanlı ordusu Kut’ül Amare’de İngilizleri tam manasıyla kuşatmış ve bir çember içine almışlardı. Bunu yarmak için İngiliz birlikleri zaman zaman takviye aldıysa da başarılı olamadı. Mart’a kadar süren bu kuşatma sırasında İngilizler içinde büyük kayıplar oluyordu. Nehirlerden yapılan cephane ve yiyecek yardımı yeterli olmuyordu. Bu yarma sırasında Sabis bölgesinde Ali İhsan Bey komutasındaki birliklerle de başarılı çarpışmalar oluyordu. Sabis Meydan Muharebesi olarak da tarihe geçen bu çatışmalarda Müslüman Osmanlı Askeri büyük başarılar elde ediyordu.
İNGİLİZLERİN YARMA HAREKETİ BAŞARISIZ OLDU
10 Mart 1916 günü zor durumda bulunan İngiliz birliklerine, Halil Paşa tarafından teslim çağrısında bulunuldu. İngilizler buna olumlu cevap vermedi. İngilizler 6 Nisan günü büyük bir saldırıya geçerek yarma harekâtına giriştiler, ancak başarılı olamadılar ve çok büyük kayıplar verdiler.
9 Nisan günü İngiliz Generali Tawshend’e, Kut’ül Amare Kahramanı Halil Paşa‘nın “teslim ol” çağrısı gitti. General buna, “Türkler, muharebe sahasında daima iyi asker ve necip insandırlar; fakat ben henüz teslim olmayı düşünmüyorum” cevabını verdi.
22 Nisan günü İngiliz birlikleri General Tawshend komutasında 5 bin kişilik bir birlikle hücuma geçtiler. Bundan da sonuç alamadılar. 3 bin ölü vererek geri çekildiler. Arada Hali Paşa’ya rüşvet teklif ederek kuşatmanın kaldırılmasını istediler.
Hali Paşa da bu tarihî teklife şu anlamlı cevabı verdi: “Baltacı devirleri geride kaldı!”
29 Nisan 1916’da Kut’ül Ammare’de 13 bin 300 İngiliz askeri ile 13 general 481 subay esir alınıyor ve 40 bini aşkın İngiliz askeri öldürülüyordu. İngilizlerin müttefiki olan tüm ülkeler ve tabi İngilizler bu zafer karşısında şaşkınlık gösteriyordu.
“Bugüne ‘Kut Bayramı’ namını veriyorum.”
29 Nisan günü İngilizler, Osmanlı ordusuna teslim oldular. Bu tarihi zafer üzerine Altıncı Ordu Komutanı Mirliva Halil Paşa, 29 nisan 1916 tarihli günlük ordu emrinde şu tarihi notları düşüyordu:
ORDUMA
Arslanlar!..
– Bugün Türkler’e şerefü şan, İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprağın müşemmes semasında sühedamızın ruhları şadü handan pervaz ederken, ben de hepinizin pak alınlarından öperek cümlenizi tebrik ediyorum.
– Bize ikiyüz seneden beri tarihimizde okunmayan bir vakayı kaydettiren Cenab-ı Allah’a hamdü şükür eylerim. Allah’ın azametine bakınız ki, binbeşyüz senelik İngiliz Devleti’nin tarihine bu vakayı ilk defa yazdıran Türk süngüsü oldu. İki senedir devam eden Cihan harbi böyle parlak bir vaka daha göstermemiştir.
– İşte Türk sebatının İngiliz inadını kırdığı birinci vakayı Çanakkale’de, ikinci vakayı burada görüyoruz.
– Bugüne KUT BAYRAMI namını veriyorum. Ordumun her ferdi, her sene bu günü tesit ederken şehitlerimize Yasinler, Tebarekeler, Fatihalar okusunlar. Şühedamız, hayatı ulviyatta, semevatta kızıl kanlarla uçuşurken, gazilerimiz de gelecekteki zaferlerimize gözcü olsunlar.”
Mirliva Halil
Altıncı Ordu Komutanı
29 / Nisan / 1916- Bağdat
GAZETELER OSMANLI ZAFERİNİ YAZDI
Bu zafer Avrupa’yı tam manasıyla şok etti. Bütün gazeteler Osmanlının zaferini yazmak zorunda kalırken, İngilizler için de “İngilizler, Çanakkale’den sonra en büyük hezimete uğradı” değerlendirmesini yaptılar.
Bir süre sonra buradaki Osmanlı birlikleri, Almanya’nın etkisiyle, İran cephesine gönderildi ve zayıf kalan bu cepheye İngilizler 1917 yılı başında büyük kuvvetler yığarak bekledikleri güce ulaştı ve 11 Mart 1917’de Bağdat’ı geri aldılar. Daha sonra da Musul’a doğru ilerlediler. Petrol yatakları Musul’u, Müslüman Osmanlının direnişi karşısında alamadılar.
BÖLGEDEKİ İNGİLİZ PARMAĞI…
Kut’ül amâre Zaferi, Birinci Dünya Savaşı’nda kazandığımız en önemli zaferlerden birisidir. Çanakkale Savaşı’nın gölgesinde kalsa da İngilizlerin prestijini hiç beklemedikleri ölçüde sarsmış, General Charles Townshend dahil çok sayıda yüksek rütbeli İngiliz subayı esir düşmüş, Irak cephesinin her iki taraf açısından öneminin daha da artmasına neden olmuştu. Ne yazık ki, Osmanlı Ordusu bu zaferle ele geçirdiği inisiyatifi , ilerleyen aylardaki hatalı kararlarla devam ettirememiş, bir yıl sonra İngilizler karşısında ağır yenilgilere uğrayarak Bağdat’ı ve sonraki dönemde de tüm Irak’ı terk etmek zorunda kalmıştır. Uygarlıklar beşiği Mezopotamya’daki dörtyüz yıllık Osmanlı egemenliği böylelikle sona eriyordu. Bölgenin günümüzde bile istikrarlı bir yönetime kavuşamadığının altını da çizmek gerekiyor.
Yayınlanan bu karikatürde Kut’ül Amare’de Türk ordusuna ağır bir şekilde yenilen İngiltere, yaralı aslan olarak tasvir edilmiştir.
Türkiye’nin NATO’ya üye olduğu 1952 yılına kadar, ‘29 Nisan‘ bu tarih Silahlı kuvvetlerde ‘KUT bayramı’ olarak kutlanmaktaydı.
25 BİN ŞEHİD VERDİK
Kut’ül Amare’de Osmanlı ordusu bizim bugün bu topraklarda bir Müslüman olarak yaşamamız için 25 bin şehid verdi.
Kutü’l-Ammare, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Ordusu’nun imkansızlıklar içerisinde, Çanakkale’den sonra İngilizlere karşı kazandığı ve bir tümeni bütün personeli ile birlikte esir aldığı eşsiz bir zaferdir.