İslam’da evlilik için eş seçimine dair bir çok tavsiyeler vardır. Evlenmeyi düşünen ya da bir boşanma/ayrılık yaşamış kardeşlerimizin istifası ve özellikle ALLAH rızası için hazırladığımız yazıyı lütfen dikkatlice okuyunuz. Sıkılmadan sonuna kadar okumanızı özellikle tavsiye ediyorum.
Dinimiz, eş seçimi konusunda gerekli titizliğin gösterilmesini öğütler. Bu konuda da özellikle “dindar” ve “ahlaklı oluş”a dikkat çeker. Bunun yanında “zenginlik, güzellik ve soy-sop” gibi insanların çoğunun peşinde koştukları değerlere ikinci sırada yer verilir.
Bakara, Nisa, Enfal, Nur, Furkan, Ahzap ve diğer bazı surelerdeki evlenme ve aile ilgili ayetler, İslam’ın evliliğe verdiği önemi göstermektedir.
Resulullah (SAS): “Allah nezdinde evlenme ile kurulan binadan daha sevimli bir bina yoktur” buyurmuştur. Evlenmeyi düşünen bir Müslüman kadın veya erkek, elbette karşı taraftan bir elektrik almalıdır ANCAK sadece dış görünüş, yani tipini beğenmesi YA DA karşı tarafın maddi imkanları sağlam bir evlilik için yeterli olmaz. Zira karşi taraftaki insanın tipine aşık olursanız, zaman geçince o güzellik ya da yakışıklılığı gidince aşkınız da söner. Yine mal varlığına bağlanırsanız, yarın öbür gün malı gidince o bağlılığınız da biter. AMA eğer dinin yaşaması, ALLAH’a bağlılığı, İslam’ı yaşamasına bağlanırsanız evliliğiniz süresince aşkınız bitmez.
UYUŞMA ÖNEMLİ
Evlilik sürecinde dikkat edilmesi gereken hususların ilki hiç şüphesiz, tarafların birbirleriyle uyuşup uyuşamayacakları konusu gelmektedir. Karşıdaki kişinin hayata nasıl baktığı, hedeflerinin ve değer yargılarının neler olduğu, fedakârlıktan ve feragatten neleri anladığı, çizgilerinin ve yaklaşımlarının neler olduğu üzerinde düşünülmesi gerekir. Evliliğin sosyal boyutu, aile ve akraba ilişkileri, kültür ve zihin düzeyini göz önünde bulundurulmalıdır. Aynı hassasiyetleri paylaşmak ve aynı ölçülere sahip olmak elbette önemlidir.
EN BAŞTA HER ŞEYİ KONUŞUN
Sizin elinize aldığınızda bile heyecanlandığınız bir kitapla eşiniz hiç ilgilenmiyorsa; siz Kur’an-ı Kerim okurken o farklı işlere dalıyorsa ortada bir uyuşmazlık olabilir. O nedenle evlilik öncesi karşılıklı iyi bir istişarede bulunmalı, artılarınızı eksilerinizi birbirinize açıkça, utanmadan ve sıkılmadan anlatmalısınız.
BEKLENTİLERİNİZİ ANLATIN
Mevla herkesi bir şeyle imtihan ediyor. Herkesin hataları ve hayal kırıklıkları olmuştur. Karşınızdaki insana evlilik öncesi sizi üzen olaylardan bahsedin ve beklentilerinizi açıkça söyleyin. Daha önce bir evlilik veya nişan yaşamış olabilirsiniz, bunu detaya girmeden anlatın. Kaygılarınızı bilsin. Ve düşünüp size ona göre karar verebilsin, zira sonradan öğrenilen gerçekler bazen çok büyük sorunlara neden olabiliyor.
AİLESİNE BAKIN
Birini anlamanın en iyi yollarından biri de çoğunlukla o kişinin ailesidir. Ailenin kendi içindeki diyalogları ve birikimleri kesinlikle çocuğa da yansımıştır. Yalanın çok söylendiği bir ailede çocuk da yalancı olabilir ve bu nedenle çocuğu suçlamak yerine onu kazanmayı denemelisiniz.
BİLENE DANIŞIN
Eş adayını belirleme ve evlilik sürecinde, akil ve doğru kararlar alabilmenin ve süreci doğru yorumlayabilmenin ilk şartlarından bir diğeri de durumu ve düşüncelerinizi bir büyüğünüze danışmanızdır. Yine anne ve babaya muhakkak danışılmalı, fikirleri alınıp iyi değerlendirilmelidir.
EVLENECEĞİNİZ KADINI SEÇERKEN…
Ebû Hüreyre’den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s) şöyle buyurdu:
“Kadın dört şeyi için nikah edilir; malı, soyu, güzelliği ve dini. Sen dindar olanını seç ki elin bereket bulsun.” (Buharî, Nikah, 15; Ebu Davud, Nikah, 2; Nesaî, Nikah, 13; ibn Mace, Nikah, 6; Darimi, Nikah, 4; Malik, Nikah, 21; A.b. Hanbel, III, 428.)
EVLENECEĞİNİZ ERKEĞİ SEÇERKEN….
Yukarıdaki hadiste anlaşılacağı gibi kadınlar da eş seçerken DİNDAR birini tercih etmelidir.
Sevgili kardeşlerim, zamanla insanlar değişebilir de, iyi dediğiniz kötüye; kötü dediğiniz de iyiyi dönebilir. Önce SABIR göstermeli ardından mantıklı olanı seçmelisiniz.
EVLİLİĞİN DEVAMI İÇİN İKİ TEMEL ŞART: MEVEDDET VE MERHAMET
Evliliğin mutluluk ve huzur içinde devam etmesi için, iki temel şartın, meveddet ve merhametin ikame edilmesi gerekmektedir ki, bu da dindarlıkla gerçekleşir.
Rûm sûresinin 21.âyetinde; evlilikte huzur ve mutluluğun yani sekînet’in, Allah’ın eşler arasına koyduğu katışıksız bir sevgiyi ifade eden meveddet ve Allah’ın Rahîm sıfatının tecellisi olan merhamet/rahmet ile sağlanabileceği ve devamlı kılınabileceğine işaret edilir.
“Meveddet”; salt sevgi, katışıksız ve karşılıksız sevgi anlamına gelir. Bir nesneyi sevmek, temenni etmek anlamındaki “vudd”dan gelen meveddet; Kur’ân’da kalplerin birbirine ısınıp kaynaşmasını ifade eden “ülfet” kelimesiyle aynı anlamda kullanılır. Allah’ın Vedûd ismiyle aynı kökten gelen meveddet; merkezinde Allah ve rızasının bulunduğu sevgi bağıdır. İnsanlar ve eşler birbirlerini “sırf Allah için” severlerse, bu sevgi gerçek ve daimi bir sevgi olur.
Acımak, esirgemek, korumak, affetmek, bağışlamak, nimet vermek anlamlarına gelen Merhamet de bu denli önemlidir.
BOŞANMA…
Evlenmek gibi boşanmak da gayet insanidir. Gönül ister ki bu hiç yaşanmasın ama imtihan dünyasında bazen boşanmak, evli kalmaktan daha hayırlı olabiliyor. Bunu insan bir zaman sonra anlıyor. O nedenle SABREDİN ve ibadete yönelin. Göreceksiniz ki sıkıntılarınızı ALLAH sizden alacaktır ve gönlünüz huzur bulacaktır. Boşanma süreci ve sonrasında sizin kendinizi toplamanız için ilk tavsiyemiz NAMAZ’dır, yine bu süreçte kitaplar okuyun. Çok yararını göreceksiniz.
Boşanmak kesinlikle dünyanın sonu değildir. Önemli olan boşanmaya neden olan faktörleri iyi tespit edip benzer hataları bir daha yapmamayı kafaya koymaktır.
KONU KOMŞU ‘DUL’ DİYOR, DEDİKODU YAPIYOR
Bak kardeşim, “insanın ağzı kese değil ki büzesin” demiş atalarımız yani insanlar konuşabilir. Sen bunlara aldırma. “İnsan kınadığı şeyi yaşar” bunu unutma. Seni kınayanlar, dedikodunu yapanlar da yarın aynı şeyi yaşayabilir. O nedenle sen hiç canını sıkma, kişinin kaderinde varsa bunu yaşar.
DÜRÜSTLÜK… “DÜRÜST OL CANIMI YE”
Kardeşlerim hayatta bir insan için en önemli özellik DÜRÜSTLÜK olsa gerek. Kişi önce kendine, sonra eşine ve ailesine dürüst olduğu müddetçe hem kendi, hem de çevresi kazanır. Herkes hata yapar. Ne olursa olsun, hatanızdan pişman olup tövbe etmeniz çok çok hayırlıdır. ALLAH bağışlayandır.
Eşinize yalanlar söylemiş olabilirsiniz, bir başka kadın/erkeğe bakmış olabilirsiniz veya sizin olmayan bir şeyi almış olabilirsiniz. Bunların yanlış olduğunu fark ettiğiniz anda hemen TÖVBE EDİN ve gerekirse bunları eşiniz ile paylaşın. Saklamayın, saklanmayın zira bir şeyleri sakladıkça sorun daha da büyür ve çözümsüz hale gelebilir. Eşinize, “Hayatım, ben yapmama gereken bir takım yanlışlar yaptım ve pişman olup Allah’tan af diledim. Senin de desteğine ihtiyacım var.” deyip onla paylaşın. İlk anda belki tepki alabilirsiniz ama siz bunları kendisine anlatmayı sürdürdüğünüzde SORUNLARIN ÇÖZÜLDÜĞÜNÜ göreceksiniz.